Neolith ile Dış Mekanlarda Yeni Bir Yaşam Alanı Tasarlayın.

Yazın sıcak esintisi teninize dokunurken, yaşam alanlarınızı açık havaya taşıma zamanı…

Bahçenizde, terasınızda ya da havuz kenarında, sadece bir alan değil; içinizi ferahlatan, sizi doğaya yaklaştıran bir atmosfer yaratmak istiyorsanız, ilhamınızı Neolith’in doğayla uyumlu yüzeylerinden alın.

Dış Mekanda Üstün Performans.

Neolith, açık hava koşullarına özel geliştirilmiş yüzeyleriyle, dış mekanda sadece şıklık değil, kalıcı bir kalite sunar.

UV ışınlarına karşı solmaz, aşırı sıcak ya da soğukta formunu korur. Çizilmelere, lekelere ve don etkisine karşı yüksek dayanıklılık gösterir. Yani yıllar geçse de ilk günkü gibi sağlam, ilk günkü gibi etkileyici kalır.

Doğayla Dost, Geleceğe Saygılı.

Neolith %100 doğal hammaddelerden üretilir. Üretim süreçlerinde çevreyi ve kaynakları gözetir, karbon ayak izini minimuma indirir. Bu da onu sadece estetik değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir tercih yapar.

Doğaya zarar vermeden doğanın bir parçası olmak isteyenler için Neolith, hem estetik hem etik bir çözüm.

Dünyanın İlham Veren Projelerinde Neolith.

İspanya kıyılarından Avustralya kırsalına, lüks otellerden butik villalara kadar birçok prestijli dış mekan projesi Neolith ile hayat buluyor. Bu yüzeyler, sadece mekânları değil, o mekânda geçirilen anları da unutulmaz kılıyor.

Barbekü alanları, yürüyüş yolları, havuz kenarları, teraslar ve dış cepheler… Hepsi Neolith’in doğal taş estetiğini ve modern teknolojisini bir araya getiren dokularla yeniden tanımlanıyor.

Modern mimaride işlev ve estetik arasındaki denge, kalıcı ve etkileyici yapılar yaratmanın temelidir. Kolombiya’nın Medellín şehri yakınlarındaki ormanlık bir tepede konumlanan Japanese Refuge, bu anlayışı Japon estetiğiyle harmanlayan bir yapı olarak öne çıkıyor. Tasarımı Kolombiyalı iç mimarlık stüdyosu 5 Sólidos’a ait olan bu yapı, Neolith yüzeylerin katkısıyla sade, rafine ve sürdürülebilir bir yaşam alanı sunuyor.

Ev sahibinin Japonya seyahatlerinden ilhamla şekillenen yapı, doğayla güçlü bir bağ kurmayı amaçlıyor. Bu hedef doğrultusunda tercih edilen Neolith, %100 doğal bileşimi, karbon nötr üretim süreci ve çevre dostu özellikleriyle projeye değer katıyor. Su geçirmez, çizilme ve lekeye dayanıklı yapısıyla; mutfaktan banyoya, iç avlulardan dış cephelere kadar tüm alanlarda yüksek performans sağlıyor.

Projenin karakteristik yüzeylerinden biri olan Neolith Beton, ham dokusu ve mat görünümüyle endüstriyel tasarım diline kusursuz uyum sağladı. Betonun doğallığını modern teknolojiyle buluşturan bu yüzey, mekanlara yalın ama güçlü bir estetik kattı.
 

Bunun yanında, projenin bazı odak noktalarında tercih edilen Neolith Nero, mat siyah rengi ve sofistike duruşuyla mekâna derinlik ve kontrast kazandırdı. Özellikle iç mekân detaylarında kullanılan bu yüzey, endüstriyel tasarımın dramatik etkisini artırarak güçlü bir atmosfer oluşturdu.

Neolith’in geniş renk ve doku seçenekleri sayesinde mimari tasarımda bütünlük bozulmadan estetik esneklik sağlandı. Bu özel proje, Neolith’in doğallığı, dayanıklılığı ve tasarım çeşitliliğiyle nasıl dönüştürücü bir rol üstlenebileceğini açıkça ortaya koyuyor.


Japanese Refuge, sadece bir yapı değil; doğayla uyumlu, sade ve sürdürülebilir bir yaşam biçiminin mimari bir yorumu. Neolith ise bu vizyonun yapı taşlarından biri.

Modern mimaride işlev ve estetik arasındaki denge, kalıcı ve etkileyici yapılar yaratmanın temelidir. Kolombiya’nın Medellín şehri yakınlarındaki ormanlık bir tepede konumlanan Japanese Refuge, bu anlayışı Japon estetiğiyle harmanlayan bir yapı olarak öne çıkıyor. Tasarımı Kolombiyalı iç mimarlık stüdyosu 5 Sólidos’a ait olan bu yapı, Neolith yüzeylerin katkısıyla sade, rafine ve sürdürülebilir bir yaşam alanı sunuyor.

Ev sahibinin Japonya seyahatlerinden ilhamla şekillenen yapı, doğayla güçlü bir bağ kurmayı amaçlıyor. Bu hedef doğrultusunda tercih edilen Neolith, %100 doğal bileşimi, karbon nötr üretim süreci ve çevre dostu özellikleriyle projeye değer katıyor. Su geçirmez, çizilme ve lekeye dayanıklı yapısıyla; mutfaktan banyoya, iç avlulardan dış cephelere kadar tüm alanlarda yüksek performans sağlıyor.

Projenin karakteristik yüzeylerinden biri olan Neolith Beton, ham dokusu ve mat görünümüyle endüstriyel tasarım diline kusursuz uyum sağladı. Betonun doğallığını modern teknolojiyle buluşturan bu yüzey, mekanlara yalın ama güçlü bir estetik kattı.
 

Bunun yanında, projenin bazı odak noktalarında tercih edilen Neolith Nero, mat siyah rengi ve sofistike duruşuyla mekâna derinlik ve kontrast kazandırdı. Özellikle iç mekân detaylarında kullanılan bu yüzey, endüstriyel tasarımın dramatik etkisini artırarak güçlü bir atmosfer oluşturdu.

Neolith’in geniş renk ve doku seçenekleri sayesinde mimari tasarımda bütünlük bozulmadan estetik esneklik sağlandı. Bu özel proje, Neolith’in doğallığı, dayanıklılığı ve tasarım çeşitliliğiyle nasıl dönüştürücü bir rol üstlenebileceğini açıkça ortaya koyuyor.


Japanese Refuge, sadece bir yapı değil; doğayla uyumlu, sade ve sürdürülebilir bir yaşam biçiminin mimari bir yorumu. Neolith ise bu vizyonun yapı taşlarından biri.